Von der Leyen'in Avrupa'yı Yeniden Silahlandırma Planının İçindeki Boşluklardan Gözükenler
Aurélie Pugnet: ABD'nin Avrupa için Savunma Pozisyonunu Gözden Geçirmesi Eski Kıta'yı Sarstı. Silah Endüstrisi Avrupa'nın En Yoksul Bölgelerine Tahsis Edilen Fonlara Bile Kalıcı Erişim Kazanıyor.
Orijinal Adı; ‘‘Von der Leyen’s ‘Rearm Europe’ plan and The Holes In It’’
Yazar ve Yayım Mecrası: Aurelie Pugnet, Euroactiv, 5 Mart 2025
Yayıma Hazırlayan:
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in Avrupa’yı yeniden silahlandırma planı, neredeyse hiç yeni mali kaynak içermedi ve gerçek finansmanı bulma yükünü üye devletlerin omuzlarına bıraktı.
Von der Leyen yaptığı açıklamada Avrupa Birliği’nin tahvil ihracı yapma ve düzenlemeleri gevşetme yetkisinin savunma sanayisi ve üye devletlerin alımları için 800 milyar avroya kadar kaynak yaratabileceğini belirtti. Ancak bu rakam Birlik içindeki savunma üretimindeki yetersizlikleri ve düşük yatırımı hemen reforme etmeye dayanan somut bir plan yerine büyük ölçüde umutlara ve tahminlere dayanıyor.
Editör Notu: Bu makalenin yayımlanmasından sadece bir gün sonra, 6 Mart’ı 7 Mart 2025’e bağlayan gece -ReArm Europe- ‘Avrupa’yı Yeniden Silahlandırma Planı’ Avrupa Konseyi’nde kabul edildi. Bu acil kodlu toplantının ardından AB Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa ile ortak basın toplantısına çıktı. Konseyin ardından mutluluğunu gizleyemeyen Von der Leyen’in Silahlanma Projesinin nasıl mümkün olabileceğini anlattığı konuşması:
AB ülkelerinin nispeten hızlı bir şekilde finansmana erişmesinin en iyi yolu, ortak borçlanma yoluyla sağlanması önerilen 150 milyar avroyu kullanmak olacak. Bu noktada komisyon, daha az tartışmalı seçeneklerle 800 milyar avroya nasıl ulaşılacağı konusunda çok az ayrıntı sunuyor.
Komisyon başkanı Von der Leyen’in planı, yeni mali kaynak yaratmaktan ziyade, ulusal bütçe açıklarını artırma hakkı tanımak ve AB hesapları içinde fonları yeniden yönlendirmek gibi en az tartışmalı seçeneklere öncelik veriyor. AB yürütme organı, liderlerin ilk tepkilerini zirvede aldıktan sonra, 19 Mart’ta yapılacak AB liderler zirvesine kadar resmi yasa taslaklarını yayımlamayı planlıyor.
Harekete Geçme Zamanı
ABD’nin Avrupa’dan çekilme ve müttefiklerini savunma taahhüdünü gözden geçirme ihtimalinin yarattığı belirsizlik karşısında sarsılan AB ülkeleri, aniden öncelik kazanan savunma harcamalarını artırmanın yollarını arıyor. AB üye ülkelerinin liderleri, 7 Mart Perşembe günü bir araya gelerek yüz milyarlarca avro bulunmasına odaklanan bir tartışma yürütmekle mükellefler.
Hava savunma kalkanı, mühimmat, siber savunma ve Belarus ile Rusya sınırında güvenliğin güçlendirilmesi gibi acil ihtiyaç duyulan savunma projelerine destek sağlamak için kullanılacak. Komisyon, Avrupa ve Ukrayna’da silah üretimi ile tedarikini artırmaya yönelik AB katkısını, yaz öncesinde 500 milyar avro olarak tahmin etmişti. Ancak üye ülkeler, AB’nin devletlere tedarik ya da üretim konusunda nasıl destek sağlayabileceği hususunda farklı tutumlar sergilemeye devam ediyor.
Komisyonun hedefi, 2028’de başlayacak bir sonraki AB bütçesi öncesinde, mali kaynak yaratmayı kolaylaştıracak bir çözüm sunmak ve Ursula von der Leyen’in 5 Mart Salı günü sunduğu önerilerin “çok hızlı ve verimli bir şekilde” işleme alınması bekleniyor. Üst düzey bir AB yetkilisine göre, bu metinlerin kabul edilmesi için, üye ülkelerin salt çoğunluk onayı yeterli olacak. Ancak, savunmanın ulusal bir yetki alanı olarak güvenlikle yakından bağlantılı olması nedeniyle AB ülkeleri AB savunma sanayi programında (EDIP) olduğu gibi uzlaşı sağlamayı tercih edebilirler.
Ortak Borçlanma ve Ortak Savunma Tedariki
Avrupa Komisyonu, ana girişimini “Antlaşma’nın 122. Maddesi kapsamında bir araç” olarak adlandırsa da önerisi, savunma için 150 milyar avroya kadar ortak borçlanma içeren oldukça tartışmalı bir düzenlemeyi kapsıyor. Ancak üst düzey bir AB diplomatı, bu durumu “ortak borçlanma” olarak nitelendirmeyi doğru bulmadığını belirterek ve fonun AB bütçesi tarafından garanti edildiğini vurguladı.
Hükümetler, savunma harcamalarını artırma taahhüdünde bulunsa da birçok Avrupa merkezli silah üreticisi, üretimlerini yeniden başlatmak veya genişletmek için hâlâ sözleşmeler ve siparişler beklemektedir.
Komisyon ise bu kaynağı sermaye piyasalarından borç alarak oluşturacak ve daha sonra üye devletlere Avrupa’da ortak silah tedarik etmeleri koşuluyla kredi olarak sunacak. Bu ortaklık şartı, en az üç AB ülkesi ya da iki AB ülkesi ile Ukrayna’nın da dahil olduğu bir yapı gerektirebilir.
Ülkelerin projelerinin krediye nasıl uygun görüleceği ve Avrupa menşeli askeri donanıma öncelik verilmesi konusunda nasıl bir mekanizma oluşturulacağı ise henüz netleşmiş değil. “Bu detaylar hâlâ üzerinde çalışılması gereken konular,” dedi ikinci bir üst düzey AB yetkilisi. Von der Leyen ise finanse edilebilecek yüksek teknolojili ve maliyetli ekipmanlar ile sistemlerin uzun bir listesini sunuyor. Bunlar arasında “uzay, askeri hareketlilik, siber güvenlik, yapay zeka ve elektronik harp ile ilgili stratejik unsurlar ve kritik altyapı koruması” yer alıyor. Kısa vadede ise daha hızlı tedarik edilmesi öngörülen sistemler yer almakta: (Kabul edilen) öneri paketi, hava ve füze savunması, topçu sistemleri, taarruz füzeleri, mühimmat, insansız hava araçları (İHA’lar) ve anti-İHA sistemlerini kapsıyor.
Önümüzde Duran Tartışmalar
Sunulan (EN: ve artık kabul edilmiş olan) önerilere göre AB üyesi ülkeler öncelikle silah tedarik edecekleri firmaları belirlemek zorunda kalacaklar, ancak hangi alımların Avrupa finansmanı için uygun sayılacağı konusu başlıbaşına netleşmesi gereken bir diğer mesele olarak öne çıkıyor. Bazı devletler, AB’nin savunma sanayisini geliştirmeye odaklanarak kapsamı mümkün olduğunca dar tutmak isteyecektir. Ancak Ukrayna konusunda aciliyetin altını çizen ülkeler yabancı şirketlerden de alım yapmayı savunmaktalar.
İlk üst düzey AB yetkilisi, hedeflerinin “Avrupa’nın savunma kapasitesine yapılan yatırımı, şimdi ve önümüzdeki on yıl boyunca hızlı ve önemli ölçüde artırmak” olduğunu belirtti. Söz konusu fonun maliyetleri düşürmeye yardımcı olacağı da vurgulandı.
Savunma harcamaları için ortak borçlanma, yalnızca nitelikli çoğunluk desteği gerektiriyor. Bu durum, geçmişte ortak borçlanmaya yönelik eleştiriler olsa da mekanizmanın kurulmasını nispeten kolay hale getirebilir.
Tasarruf yanlısı ülkeler, özellikle Hollanda, borçlanmanın ve geri ödemelerin yalnızca ortak tedarik grubuna katılan ülkelerin sorumluluğunda olması nedeniyle bu plana destek verdi. Ancak kıtanın en büyük ekonomisi Almanya, ortak borçlanma fikrine dair hâlâ belirsiz bir tutum sergiliyor görünüyor. (EN: Avrupa Konseyinde. yapılan oylamada Von der Layen Planı’nı kabul edenlerden bir tanesi de Almanya’dır.) Öte yandan Fransa, tarihsel olarak bu girişimi en şiddetli destekleyen ülkelerden biri.
Sistem bir kez kurulduğunda ilk üst düzey yetkiliye göre finansmanın birkaç hafta içinde akışı sağlanabilecek durumda. Ancak ülkeler, tedarik planlarını önce Komisyona sunmak ve onay almak zorunda oldukları için fonların kendilerine ulaşması zaman alabilir. Mevcut savunma sanayi programlarında olduğu gibi bu süreç bir yıl sürebilir.
Komisyon pandemi sonrası oluşturulan fondan kalan 93 milyar avroluk krediyi yönlendirmeyi ise önermedi. İlk üst düzey yetkiliye göre, “Savunma harcamalarına yönelik kredileri sağlamak için yeni bir araç oluşturmak daha kolay bir çözüm” olarak görülüyor.
Uyum Fonlarında Kalıcı Değişiklik
AB yürütme organının önerileri arasında sınırlı uyum fonlarının savunma harcamalarına yönlendirilmesi fikri de yer alıyor. Fakat metinde yapılacak değişiklikler, üye devletler ve Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanır onaylanmaz artık büyük ölçekli savunma sanayisinin bu fonlardan yararlanmasını kalıcı hale getirecek. Bu sebepten sürecin etkisi her ülkede farklı tecrübe edilecek zira bu fonlar öncelikle Avrupa’nın en yoksul bölgelerine öncelikli tahsis ediliyor.
‘‘AB yürütme organı, ne kadar kaynağın kullanılabileceğine dair kesin bir rakam vermekten kaçınıyor’’, dedi bir diğer üst düzey yetkili. Öte yandan Avrupa için Stratejik Teknolojiler Platformu (STEP) fonunun kapsamının genişletilmesi de gündemde. Bu sayede fon kapsamında desteklenen teknoloji alanlarının artırılması mümkün olabilir.
Mali Kurallarda Esneklik
İlk adım olarak Komisyon savunmaya yatırım yapmak isteyen ülkeler için, borç sınırlamalarından ulusal istisna maddesi aracılığıyla daha fazla bütçe esnekliği sağlanmasını önerdi. Ancak en az tartışmalı görünen bu fikir, detaylara inildiğinde daha karmaşık hale geliyor. Daha büyük bütçe açığı her zaman daha yüksek savunma harcaması anlamına gelmiyor. Buna rağmen Komisyona göre eğer tüm ülkeler harcamalarını artırırsa 650 milyar avro kaynak yaratılabilir.
Şu an için bu fikrin tüm ülkelere mi yoksa savunma harcamaları GSYİH’nın %2’sinden fazlasına tekabül eden ülkelere mi uygulanacağı belirsiz. Kısa vadede bu esneklik avantaj sağlasa da uzun vadede hükümetlerin bütçe açıklarını dengelemesi gerekecek.
“Bu madde kontrollü bir şekilde devreye alınarak harcamaların yapısal olarak yüksek bir seviyeye çıkmasına olanak tanıyabilir. Ancak uzun vadede bu harcamaların karşılanması için vergilerin artırılması ya da giderlerin azaltılması gerekecek,” dedi üçüncü bir üst düzey AB yetkilisi.
Bankaların Rolü
AB kredileri ve yeniden yönlendirilen nakit akışları, her zaman savunma şirketlerinin üretim hatlarını açmasını sağlayacak kadar sipariş ve sözleşme ile sonuçlanmayabilir. Bu nedenle, şirketlerin finansmana erişmek için bankalara güvenmesi gerekecek.
Avrupa Yatırım Bankası (EIB), kredi verme politikasında yapılacak değişikliklerin ticari bankaları da savunma sektörüne yatırım yapmaya teşvik edeceğini umuyor. AB üyesi ülkelerle paylaşılan bir mektupta EIB, ölümcül olmayan savunma ürünlerine yatırım yapılmasına izin verilmesini tavsiye etti. Bu değişiklik sayesinde savunma şirketlerine sınırsız kredi sağlanması ve ticari bankaların savunma sanayi sektörüne finansman aktarmaya teşvik edilmesi mümkün olabilecek.
Ayrıca Sermaye Piyasaları Birliği (Capital Markets Union), vatandaşların birikimlerini yatırıma yönlendirerek ek fonların serbest bırakılmasını da sağlayabilir. Ancak Avrupa Komisyonu bu süreci hızlandırmak istese de bu tür sonuçların aylar sürebileceği öngörülüyor.
Gündeme Alınmayan Seçenekler
AB Komisyonu’nun önerisinde, Rusya’nın dondurulmuş varlıklarına el konulması gibi tartışmalı seçeneklere yer verilmedi. Üst düzey AB diplomatlarına göre, Polonya ve Baltık ülkeleri, Rusya Merkez Bankası’na ait bloke edilmiş varlıkların Ukrayna’ya ve Ukrayna’nın savunma ihtiyaçlarına destek sağlamak, Ukrayna’nın savunma harcamalarını finanse etmek amacıyla kullanılması gerektiğini savunuyor. Ancak Fransa, bu yaklaşıma karşı çıkmayı sürdürüyor.
Bunun yanı sıra, AB’nin Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) kriterlerinin ve bankalar için sürdürülebilir finans rehberinin, savunma sanayine finansman sağlamak amacıyla yeniden düzenlenmesi önerilmiyor. Bu durum, savunma sektörünü finansman açısından ticari bankaların Avrupa Yatırım Bankası’nın (EIB) yeni planlarını takip etmesine bağımlı hale getirebilir.
Ayrıca, bazı alternatifler de bu plan kapsamında değerlendirilmedi. Örneğin, savunma tedarikinde KDV muafiyeti uygulanarak maliyetlerin düşürülmesi veya Avrupa İstikrar Mekanizması ile yeni kurulan Savunma, Güvenlik ve Dayanıklılık Bankası’nın bu süreçte kullanılması gibi seçenekler gündeme alınmadı.